“Dinamik konumlandırma, pusuladan bu yana en önemli gemi navigasyon sistemi olabilir.” – Profesyonel Denizci, Denizcilik Endüstrisi Dergisi.
Bugün dinamik olarak konumlandırılmış farklı gemi türleri arasındaki farklara bir göz atacağız. İlk olarak, dinamik konumlandırma nedir ve neden önemlidir? Dinamik konumlandırma, bir geminin istasyonda kalmasına, yani dalgalar, rüzgar ve akıntılarla başa çıkarken tek bir noktada kalmasına olanak sağlar. Sensörlerden o kadar çok girdi ve o kadar çok ayar gerekiyor ki, bir gemiyi olumsuz koşullarda sabit tutmak için bir bilgisayara ihtiyaç vardır. Professional Mariner’e göre, “Sisteme girişler rüzgar sensörlerinden, cayro pusulalardan ve dikey referans birimleri gibi özel cihazlardan gelir.” Bir DP sistemiyle, bilgisayarlar tüm bu sensörleri okur ve 360 derece dönme kabiliyetine sahip bir geminin altındaki azimut iticilerini kontrol eder ve gemiyi yerinde tutmak için gereken tam kuvvet miktarını sağlar.
Okyanusun ortasındaki büyük bir gemi neden bu kadar hassas bir istasyon tutmaya ihtiyaç duysun?
Teknoloji ilk olarak 1960’larda Dünya’nın ikinci katmanını delmek için kullanıldı. Petrol şirketleri dinamik konumlandırmaya ilgi duyduğunda, işte o zaman gerçekten düşünmeye başladılar. DP sistemleri, açık deniz petrol kuyularının bir kuyu üzerinde hassas bir konumda kalmaları ve etrafındaki kuvvetlerden çok az endişe duyarak okyanusun ortasında sondaj yapmaları için bir yol sağladı. Uydular daha yaygın ve bilgisayarlar daha güçlü hale geldikçe, DP sistemleri daha yaygın hale geldi ve nihayetinde daha küçük gemiler için açık deniz destek gemileri gibi gemilerin hiçbir şeye çarpmamasını sağlamak için gerekli olduğu görüldü. Bir sondaj kulesine küçük bir çarpma bile felaket olabilir, bu da bizi farklı DP sistemleri geliştrime seviyelerine getirir.
Dinamik konumlandırmanın farklı seviyeleri nelerdir?
IMO yönergelerine göre, DP sistemleri DP1, DP2 veya DP3 olarak derecelendirilir. Seviyeler birbirinin üzerine inşa edilir ve her bir sonraki seviye bir önceki seviyenin yeteneklerine sahiptir. DP1 sistemleri, konumlarını otomatik modda tutma özelliğine sahip en temel sistemlerdir. DP2, DP1 gereksinimlerini karşılar, ancak aktif bir bileşenin arızalanması durumunda istasyonu da tutabilir. Yedekli sistem, iş güvenli bir şekilde durdurulana kadar istasyonu tutma yeteneği sağlamalı ve işlemlerin aktarımı otomatik olmalıdır. DP3, aktif veya statik bir bileşenin arızalanması durumunda, bir bölmedeki ekipmanın yangın veya su basması nedeniyle tamamen kaybolması durumunda bile çalışmaya devam etme yeteneği ile DP2’yi bir adım daha ileri götürür. Gemiye bağlı olarak sistemlerin su geçirmez olması da gerekebilir ve bir sistemdeki hasar yedeklemeyi etkilememelidir. Sistemler ayrıca DP3 için fiziksel olarak ayrılmalıdır.
Not: DP1 gemileri çok yaygın değildir, sağladıkları ek güvenlik seviyesi nedeniyle DP2 ve DP3 daha yaygın hale gelir.
MarineLog’dan görüntü
.
Peki kısa versiyonu nedir?
DP1, bir geminin istasyonu otomatik olarak tutma yeteneği ile en temel standarttır. DP2 yedekliliğe sahiptir, ancak DP3 daha ciddi bir arızaya izin verecek ayrılmış fazlalığa sahiptir. İnsan hayatı tehlikedeyse, DP2 veya DP3 gereklidir. Dalgıçlar, inşaat işçileri, rüzgar tesisatçıları ve sondajcıların güvenli ve yerinde kalmaları gerekir. Geminiz rotadan çıkmaya başladığında su altında olmak veya bir türbin üzerinde çalışmak istemezsiniz.
DP sistemleri ne tür gemilere uygulanır?
Teknoloji geliştikçe, birçok yeni gemi dinamik konumlandırma sistemleriyle donatılıyor. En yaygın gemi türlerinden sadece birkaçı açık deniz destek gemileri, açık deniz inşaat gemileri, petrol kuleleri, boru ve kablo döşeme gemileri, dalış destek gemileri ve yolcu gemileridir. Sadece yeni yapılar bu sistemlerle donatılmakla kalmaz, aynı zamanda sonradan da donatılabilirler. Azimuth iticileri ve gerekli bilgisayar sistemlerini kurmak, daha önce gemi sahipleri için mevcut olmayan birçok işin kapısını açabilir. Dinamik konumlu gemiler, yüzer kulelerin veya türbinlerin yanında hassas navigasyon için lazer mesafe bulma gibi diğer teknolojileri de kullanabilir.
Wärtsilä’dan görüntü.
Bu sistemlerin güvenli olduğundan nasıl emin oluruz?
DP2 ve DP3 gemileri için arızalı geçiş durumunda güvence sağlamak üzere daha güvenli ve daha kapsamlı benzersiz test yöntemleri geliştirilmiştir. Bunun tek anlamı, bir sorun olup olmadığını kanıtlamak için yedekli DP sistemlerini test etmekten geçer, geminin arızadan kurtulacağını ve istasyon tutmaya devam edeceğini kanıtlar. Ek verimlilik, yakıt tasarrufu ve daha az bakım için devre anahtarı kapalı çalışırken bir arızanın tüm jeneratörleri devre dışı bırakmayacağı da test edilmektedir. Bir yedekleme sistemine sahip olmak, yalnızca çalışırsa iyidir ve birçok geminin bir arıza sırasında beklendiği gibi çalışmayabileceği tespit edilebilir.
Dinamik konumlandırma sistemleri kısacabu kadardır! Bir gemiye istasyonda kalma yeteneği sağlarlar, sıfırdan tamamlanmaya kadar değişen seviyelerde fazlalıklara sahiptirler ve giderek daha yaygın hale gelmektedirler. DP sistemleri hakkında başka sorularınız varsa, lütfen bize sosyal medyadan ulaşabilir veya bizi arayabilirsiniz.
(44)
